Valilik binasının önünde, büyük bir patlama meydana gelir. İsyan başlamıştır, halk sokaklara dökülmüştür.
Koruma 1: Valiyi kaybediyoruz! Çabuk ilk yardımı çağırın, çabuk!
Koruma 2: Artık çok geç! Valiyi kaybettik! Başka ölü ya da yaralı var mı, araştırın!
OTEL LOBİSİ
Bonito ve silahlı beş arkadaşı, otelin mutfağından gizlice giriş yapmıştır. Patlamayı duyan Obi-Wan irkilmiştir, yukarıdakiler de aşağıya inmiştir. Ortam, suikast yapmaya çok müsaittir. Bonito büyük bir şans elde etmiştir. Silahlarını hazırlayan Bonito ve adamları, tam cepheden Obi-Wan ve arkadaşlarını görür ve siper alır.
Tetikçi 1: Patron, neden yakalamıyoruz ki? Öldürmek biraz riskli değil mi? Ya kurşun kafalarına falan isabet eder, cesetler tanınmayacak hale gelirse…
B: Lan ne uğraşacağım yakalamak, la? Temiz temiz indiririm lavuğu, olur biter. Siz karışmayın, benim planlarıma. Herkes yerini alsın şimdi.
Ayhan telaşla aşağı iner.
A: Usta ne oldu ya? Tüp gaz mı patladı?
O-W: Hayır, vali patladı. Burada garip olaylar dönüyor, beyler. Toparlanmamız lazım. Vader bizi bulmuş olabilir.
Y: Obi-Wan, sen de benim hissettiğimi hissediyor musun?
O-W: Evet usta, güçte büyük bir dengesizlik var. Bu hayra alamet değil.
Bu sırada yukarıda çantaları toparlayan Mr.Spock, merdivenden aşağıya inerken, Bonito ve adamlarını görür ve silahını çekip bağırmaya başlar.
M.S: Beyler, dikkat edin!
Obi-Wan ve arkadaşları panik halinde arkalarına bakarlar. Lobide nefes kesen bir çatışma başlamıştı. Lazerler havada uçuşmaktaydı. Bonito ve adamları kullandıkları yüksek teknolojili silahlarla, Obi-Wan ve şürekâsını kıstırmıştı. Mr. Spock’ın 1970’lerden kalma silahı ise su tabancası kadar etki yapıyordu. Bu it dalaşı sırasında, yüksek ihtimal ilahi adalet diyebileceğimiz bir olay neticesinde, lazerlerden bir tanesi ispiyoncu resepsiyoniste de isabet etti. Bu sıkışık durumdan Jedi öğretileri galip çıktı, tabii ki. Obi-Wan force’u kullanarak (ki dört bölümdür ilk defa yapmaktadır), Bonito ve adamlarının silahlarını ellerinden aldı. Bitirici hamleyi yaparak light saber vasıtasıyla hepsi ip gibi dizdi. Sonra bu yaptıkları normalmiş gibi, yanlarına geldi. Ayhan Skywalker şok içindeydi.
A: Usta, bu hareketleri bana da öğret! Kurbanın olayım, ne olur?
O-W: Dur lan, bir dakika. Beyler, herkes hazırsa buradan vınlıyoruz.
SOKAK
Albay Penne ve Senatör Rissotto, olayları büyük bir zevkle izlemekteydi. Halk isyanı git gide büyüyordu. Evler yanıyor ve daha da kötüsü yağma başlamıştı.
Rissotto: Az önce otel odasında Obi-Wan’ı gördüm sanki.
P: Obi-Wan yıllar önce öldü, Senatör. Başkasına benzetmişsinizdir siz onu.
R: Bilmem, belki de... Ama şimdi Obi-Wan gibi bir adamımız olsa, fena mı olurdu? İki dakikada yıkardık imparatorluğu!
P: Bırakın o salakları, Senatör. Onların yüzünden cumhuriyet yıkıldı, bir türlü koruyamadılar.
O esnada, Obi-Wan ve ekibi otelden çıkarlar. Rissotto ve Penne onları görürler ve gözlerine inanamazlar.
R: Sana demiştim, Albay. Bunlar onlar… (Bağırarak) Obi-Wan, Obi-Wan!!!
Obi-Wan sesi duyar sağa sola bakar ve Rissotto’yu görür.
O-W: Senatör Rissotto!!!
R: Evet evet, çabuk gelin buraya!
İMPARATORLUK BİNASI
Darth Vader hologram ile askerle konuşmaktadır.
Asker: Lord Vader, burası karıştı! Valiyi kaybettik. Halk isyanda, yağma başladı. Müdahale edemiyoruz.
D.V: Ne demek müdahale edemiyoruz?
Bir anda asker boğazını tutar. Boğuluyordur. Nefessiz kalmaya daha fazla dayanamayan asker, nalları diker. Darth Vader hışımla yerinden kalkar ve İmparatorunun yanına geçer. İmparator meditasyon yapmaktadır.
D.V: Aga, meditasyonunuzu bölüyorum ama…
İ: Evet, Lord Vader.
D.V: Takatuka gezegeni karıştı. İsyan başladı. Valimizi öldürmüşler. İşin içinde Obi-Wan ve Yoda’nın olduğunu düşünüyorum.
İ: Al işte! Şimdi de isyan başlattılar. Hemen oraya git, Lord Vader! İsyanı bastır! Diğer gezegenlerdeki valilere de haber ver. Sokağa çıkma yasağı başlatılsın.
D.V: Emredersiniz.
ASİ GEMİSİ
Albay Penne ve Senatör Risotto, Obi-Wan ve arkadaşlarıyla konuşmaktadırlar.
R: E anlat bakalım Obi-Wan! Nasıl kurtuldun o kumpastan?
O-W: Kurtulduk işte, Senatör. Kurtulur kurtulmaz da Usta Yoda’yı da alıp Tabldot gezegenine gittik. Orada dükkân açtık, pide-kebap üzerine. Sonra diğer arkadaşlar aramıza katıldı. Şimdi de buradayız.
R: Sizi Allah çıkardı karşımıza, beyler. İsyanı biz başlattık. Yakında bütün galaksi de isyanlar başlayacak. Ordumuzu yeterli sayıya çıkarıp İmparatorluğu bitireceğiz. Siz de olursunuz artık, bu oluşumun içinde.
O-W: Ya şimdi, Senatör, ben takılmıyorum, biliyor musun galaksinin yönetim şekline? Ben sadece Vader’ı öldürmek istiyorum. Vader’ı öldürürüm gerisine karışmam, onu baştan söyleyeyim. Ama Usta Yoda ve diğer arkadaşlar size katılabilirler. Onlar meraklı devrim mevrim işlerine…
R: Ne olmuş sana Obi-Wan? İdeallerinden ne çabuk vazgeçmişsin? Büyük hayal kırıklığına uğrattın beni.
O-W: Ne yapalım? Biz de çağa ayak uyduruyoruz.
P: Ben size demiştim. Bu zihniyetteki adamlar yüzünden yıkıldı, cumhuriyet. Siz kendinizi bile koruyamıyorsunuz, cumhuriyeti nasıl koruyacaksınız?
O-W: Bir dakika Albay, sizinle çok savaşa girdim ben. Ne yamuğumu gördünüz? Size bu üslubu hiç yakıştıramadım, açıkçası.
Yoda sinirli bir şekilde araya girer.
Y: Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, yaptığınız kavgaya bakın. Ayıp, ayıp! Sizi yetiştireceğime taş yetiştirseymişim! Obi-Wan hiç itiraz etmiyorsun. Cumhuriyetin tekrar kurulmasına yardım ediyorsun. Penne, sen de laflarına dikkat et, işine konsantre ol! Ayhan, sen de ne öğreneceksen, öğren artık. Savaşa hazırlık ol! Spock, Kirk ve Han Solo, siz de ister bu savaşa katılın, isterseniz gidin, İki kararda da özgürsünüz. Zaman hareket zamanı! Senatör bizi karargâhınıza götürün.
Han Solo: Efendim, izninizle ben ayrılmak istiyorum, bu kadar aksiyon bana fazla. Paramı verirseniz gideceğim ben.
O-W: Peki Han Solo, emeklerinden dolayı çok teşekkür ederiz. Hayatta başarılar… Bizi bulmak istersen, nerede olduğumuzu biliyorsun.
H-S: Yok abi, nereye gittiğinizi bilmiyorum.
O-W: O zaman ararsın lan, düdük. Şov yapma!
Y: Ya siz Kirk, Spock?
K.K: Usta biliyorsun, bizi diziden atıllar. Devrimiz bitti bizim artık. Siz bize zor zamanımızda yardım ettiniz. Ekmek parası kazandırdınız. Biz kalmak istiyoruz.
Y: Pekâlâ, hadi gidiyoruz!
VALİLİK
Darth Vader, Takatuka Valilik Binası’nda incelemeler yapmaktadır.
D.V: Uzun zamandır güçte bir dengesizlik vardı zaten. Demek ki nedeni buymuş.
Asker: Lordum, anlayamadım.
D.V: Anlama zaten sen! İşine bak. Light saber izi yok. Acaba Jedilar yok mu isyanın arkasında? Asi oluşumu sonunda tamamlandı mı, yoksa?
İsyan git gide büyümektedir. İmparatorun heykeli de yıkılmıştır. Vader bir avuç asker ile birlikte sokağa çıkar. Büyük bir katliam meydana gelir. Vader önüne geleni kesmektedir. İsyan durmuştur ama öfkeler dinmemiştir.
KARARGÂH
Prenses Ananda, Osis gezegenin havalimanında beklemektedir. Senatörün gemisi havada belirir. İlk senatör iner, kapıdan hologramla biriyle konuşmaktadır.
S: Yapma be, ne zaman oldu bu olay? Of, kötü olmuş bu.
Adam: Evet senatör Ama merak etmeyin. Vader’ın kıyımı halkı daha da isyana teşvik etti. Komşu gezegenlerde de isyan başladığı söyleniyor.
S: Bak bu iyi haber, dostum! Şimdi kapatmam lazım. En kısa zamanda oraya müdahale edeceğiz. Biliyorsun, yarın operasyon başlıyor. Hadi, iyi bak kendine!
Adam: Siz de efendim.
Penne: Ne oldu senatör?
S: Vader gezegende kıyım yapmış. Genç, yaşlı, kim varsa kesmiş, piç. Ama bu onlara pahalıya patladı. İsyan diğer gezegenlere sıçrıyor. Operasyon için tam sırası işte! Hazırlıklarımızı tamamlayalım.
Ananda gemiden inenler arasında, Obi-Wan ve Yoda’yı görünce şaşkınlığa uğrar.
Ananda: Usta Yoda! Usta Obi Wan! İnanmıyorum, siz yaşıyorsunuz.
Y: Evet kızım.
(Sarılırlar birbirlerine) Ayhan, Ananda’yı görünce beklentileri boşa çıkarmaz ve ona abayı yakar.
Ayhan: (İçinden) Bu hatuna kendimi göstermem lazım. Savaş zamanı bu zorda kalsa da, ben de çekip alsam bunu belanı içinden. Bu da bana vurulsa fena mı olur ya?
Ananda: Bu arkadaş kim?
O-W: Ha, o mu? Bizim bulaşıkçı…
Y: Bulaşıkçı olur mu? Obi, senin çırağın. Jedi eğitimi alıyor, ablası.
Ayhan: Memnun oldum. Ayhan ben… (İçinden sinirlenerek) Pis yer cücesi, ne ablası lan? Kaç yaş fark vardır ki aramızda? Belki de yaşıtız. Devireceğim ben bu hatunu görürsün.
Ananda: Ben de Ananda… Hoş geldin aramıza, Ayhan.
TAKATUKA GEZEGENİ
Darth Vader’ın hologramı çalar. Arayan İmparator’dur.
İ: Lord Vader, neler oluyor? Başka gezegenlerde de isyan başlamış.
D.V: Aga, daha yeni isyan bastırdım. Ne oldu? Öyle iki dakika yalnız bıraktık galaksiyi,hemen başka isyan başlamış. Ne yapacağız, aga?
İ: Orada asayiş sağlandı, di mi?
D.V: Evet, askerler sokağa çıkan herkesi vuruyorlar.
İ: Güzel, şimdi hemen sen buraya gel! Acil toplantı yapmamız lazım.
D.V: Tamam efendim, yola çıkıyorum, şimdi. (Hologramı kapatır) Başlayacağım lan senin isteklerine! Ayakçı yaptı bu da bizi iyice. İmparator olmuşsun, galaksiyi yönetmeyi bilmiyorsun. Hayret ya!
KARARGÂH
Albay Penne, tahtada savaş taktiği vermektedir. Ananda ise Obi-Wan ile konuşmaktadır.
A: (Ayhan’ı göstererek) Nereden buldunuz bu yakışıklıyı?
O-W: Hangi yakışıklıyı Mr.Spock’ı mı?
A: Hayır, ne yapayım ben o eşek kulaklıyı? Ayhan mıydı? Sarışın çocuğu diyorum.
O-W: O mu yakışıklı, kızım? Sen dalga mı geçiyorsun? Neresi yakışıklı onun?
A: Ne istiyorsun be çocuktan? Jedi eğitimini de yarıda kesmişsin zaten.
O-W: Ben mi kesmişim? Kim dedi sana bunu? Ayhan mı?
A: Evet, az önce lafladık biraz. Niye eğitimini yarıda kesiyorsun?
O-W: Ya bırak, tahta kafalı lavuğu! Bir bok öğrenemez. Sen neler yaptın? Sarayı satmışsınız.
A: Ya öyle oldu, ya? İmparatorluğa, izimizi kaybetmek için sarayı sattık, paraya da ihtiyaç vardı isyan birliği için.
O-W: Anladım.
Albay Penne, Ananda ve Obi-Wan’ın onu dinlemeyip konuştuklarını görünce, onlara bağırır.
Penne: Arkada konuşanlar, burası park değil! Konuşacaksınız, gidin, dışarıda konuşun!
O-W: Albayım, burası sınıf değil; biz de öğrenci değiliz! Nerede, ne yapacağımıza siz karar veremezsiniz.
Yoda araya girer.
Y: Obi, lütfen! Ne konuştuk gemi de? Susun birazcık, adam bir şey anlatıyor.
O-W: Bana ne ya? Ne anlatırsa anlatsın, ben yarın Vader’ı öldüreceğim. Gerisi tın biliyor musun? Geçeceğim dükkânımın başına, misler gibi takılacağım!
Ertesi gün, saldırı için her şey hazırlanmıştır. Gemiler, askerler… Ayhan, hükümet binasını bombalama timine verilmişti. Yoda ve Obi-Wan ise, Vader ve İmparatoru öldürme görevine verilmişti. Ayhan gemiye binerken, Ananda yanına gelir.
Ananda: Başarılar dilemeye geldim.
Ayhan: Teşekkürler, efendim. Allah izin verirse yıkacağız imparatorluğu.
Ananda, Ayhan’a bir kolye verir.
Ananda: Bunu yanında taşı, sana uğur getirir.
Ayhan: Daha takmadan, beni sizle tanıştırarak şans getirdi, kim bilir takınca, neler olacak?
Ananda utanarak güler.
Uzakta, Obi-Wan, Yoda ve Rissotto konuşmaktadırlar.
O-W: Bak, bak resmen kraliçeye asılıyor, lavuk! Lan kraliçeyle takılarak aristokrat olunmaz. Her şeyi geçtim, savaşı mahvedecek, paşam.
Y:Bırak onları, genç onlar.
O-W: Usta, zamanında niye bana da izin vermedin? Sevdiğim bütün kızlar kaçtı, sizin yasaklarınız yüzünden.
Y: Eskiyi unut artık Obi, savaş bitsin, seni ellerimle evlendireceğim.
O-W: Bu ellerle mi?
Rissotto: Beyler, bırakın dünyevi işleri! Artık o iki yaratığı öldürün. Siz olmasanız şansımız çok düşüktü. İmparatorluk çok zayıf şu anda, isyanlara dayanamazlar. Birkaç saate bütün isyancılara silah ulaştıracağız. Zafer bizimdir!
O-W: E hadi bakalım! Haydi usta, biz de kaçalım artık.
Ve asiler İmparatorluk Binası’na doğru hareket ederler…
Can Öktemer